MATEMATİKTEN NEDEN KORKARIZ?
-Neden matematik öğreniyoruz? Bu bilgi bizim ne işimize yarayacak? Matematiği kim bulmuş?
- Matematik dersine girmek istemiyorum zaten anlamıyorum niye dinlemek zorundayım?
- Matematik fobim var. Tahtaya kalkınca ellerim terliyor, kalp atışım hızlanıyor, midem bulanıyor.
Peki neden böyle? İnsan neden matematikten korkar? Bu bir önyargı olabilir mi? Acaba kendimizi şartlandırmış olabilir miyiz?
Matematiğin her zaman her yerde çok önemli olduğunu küçük yaştan beri çevremizdekiler tarafından duyuyoruz. Acaba bizi korkutan şey bu kadar önemli olduğunu bilmek mi?
Eğitim hayatımıza başlarken herkes matematiğin zor olduğunu söylediği için önyargıyla bakmak mı?
Ya da aile ortamında matematikten korkan bireylerin olması çocuğun korkması için yeterli bir sebep mi? Çünkü korku bulaşıcıdır ve sonradan öğrenilen bir duygudur. Tıpkı anne-babası sudan korkan bir çocuğun denize giremiyor olması gibi.
Matematiğin fazla soyut gelmesi, çok fazla formül içermesi, karmaşık gelmesi, anlatılanın seviyeye göre ayarlanamaması, sıkıcı bir ders olduğu düşüncesi.
İşte tüm bunlar matematikten korkmak için birer nedendir.
MATEMATİK KORKUSUNUNASIL YENERİM?
İşin aslı matematik gerçekten çok önemli bir ders ve hayatımızın neredeyse her alanında karşımızda hatta hayatın içinde, en basitinden matematik olmasa yaşadığımız binalar, evler bu denli sağlam ve güvenli yapılamazdı. Fakat matematiğin önemini anlatırken çocukları korkutarak değil onlara böyle güzelliklerden bahsederek matematiği sevdirmekle başlayabiliriz işe. Yani günlük yaşamımızdan örnekler vererek olumlu tutum geliştirmelerini sağlayabiliriz.
Evet, matematik zor bir ders ama çocuklara zorluklarından korkutarak bahsetmek yerine bu zorluklarla mücadele edebilecekleri, başarabilecekleri konusunda cesaretlendirmeliyiz. Çocuğu kaygılandırırsak baştan yenik ve önyargılı başlar zaten. Ve gelelim önyargıya matematiğin en çok korkulan ders olmasının ana sebebi önyargılarımızdır. İkinci olarak yapmamız gereken şey önyargılardan kurtulmak.
Çocuğun kapasite alanı dışında kalan problemler sunmamalıyız. Öncelikle kendi kapasitesinin farkına varıp bunu nasıl geliştirebileceği konusunda destek olmalıyız. Matematiksel geçmişini tespit ederek bunu yapmaya başlayabiliriz. Temelden kontrol etmemiz gerekir ne de olsa temeli zayıf olan zemin üzerine bina inşa edemeyiz.
Uzun ve can sıkıcı ödevler yerine eğlendirici ve isteyerek yapmasını sağlayacak ödevler vermemiz gerekir.
Problem çözümü sırasında çocuğun kendi düşüncesini açıklamasına fırsat vermeliyiz, çocuk yanlış yapmaktan korkmamalı ve bilmeli ki onun öğrenmesini sağlayan şey aslında yaptığı yanlışlardır.
Çocuklarımızın zekasını, kapasitesini, bilgisini asla aldıkları notlarla doğru orantıda tutmamalıyız. Yani çocukta sadece not kaygısı olması onu ezberciliğe iter. Matematiği anlamak yerine ezberleyip sınavdan geçmeyi hedefler.
Daha fazla matematiksel düşünmeyi sağlayıcı, bilgiyi direkt öğrenmesinden ziyade bilgiyi transfer edebiliyor olması, okuduğunu doğru yorumluyor olabilmesi gibi aktif öğrenmeyi model alarak öğreten öğretmen yerine öğrenmeye rehberlik eden öğretmen rolünde olmalıyız.
Kısacası çocuğun matematikten korkmamasını sadece kendisi sağlayamayacağı gibi sadece öğretmeni veya ailesi de sağlayamaz. Bunun için takım çalışması gerekir. Öğrenci, öğretmen ve veli beraber çalışmalıdır.

MATEMATİK DERSİNE NA SIL ÇALIŞIRIM?
1.MATEMATİKTEN KORKMA
• Çalışırsan yapabilirsin.
• Zor değil çok emek istiyor sadece.
• “Ben yapabilirim.” dersen kazanırsın.
• İnanmak başarmanın yarısıdır. Önce inanman gerekir.
2.HEDEFİN OLSUN
• Hedefini yüksek tut.
• Asla azıyla yetinme hep daha fazlasını iste.
4.GÜNLÜK PLAN YAP
• Günde en az 3 saatini matematiğe ayırmalısın.
• Tüm konuları belirleyip bir düzene sokmalısın.
• Konu çalışırken mutlaka not alarak çalışmalısın.
• 1 saati konu anlatımı, 2 saati bu konuya ait soru çözümü.
• Soru çözümlerinde mutlaka basit de olsa yeni nesil sorular çözmelisin.
5.YAZARAK ÇALIŞ
• Matematik dersi, mutlaka yazarak çalışman gereken bir ders.